Cinsellikte Aşk Oyunları ve Cinsel Uyarılma

Aşk oyunları cinsel uyarılma, cinsel birleşme ve cinsel haz için önemlidir. Bakmak, koklamak, dokunmak, okşamak, vücut vücuda temas, öpmek, güzel sözler söylemek, şakalaşmak, fantezilerden bahsetmek, nefesi ve sesi erotik kullanmak ve benzer davranışlar aşk oyunları olarak tanımlanır. Cinsel etkileşim eşlerin sıra dışı ve bazen çocuksu davranışlar sergiledikleri bir tür oyundur aslında. Cinsel etkinlik sırasında ortaya konulan oyunlar ve iletişim eşler arasında duygusal ve cinsel doyumu pekiştirirler.

Erkek ve kadın aşk oyunlarını nasıl öğrenirler?

Çocuk dünyaya geldiği andan itibaren anne veya anne rolünü üstlenen biri ve çocuk arasında karşılıklı etkileşimler vardır. Hayatın başından itibaren bakmak, koklamak, dokunmak, vücut vücuda temas etmek, okşama, öpme, güzel sözler söyleme gibi etkileşimler çocuğun kendi bedenini keşfetmesine ve karşılıklı etkileşimlerden haz almasına izin verir. Çocuk annesiyle olmaktan, anne vücuduna temas etmekten hoşlanır. Ancak bu karşılıklı etkileşimler ve haz alma çocuk tarafından erotik veya cinsel olarak algılanmaz. Çocuğun zihinsel kapasitesi buna izin vermez. Ancak, yetişkin yaşta yaşayacağı duygusal ve cinsel etkileşimlere zemin hazırlar.

Ergenlikle beraber cinsel organlar biyolojik olgunluğa ulaşır ve üreme kapasitesi gelişir. Bununla birlikte ergen orgazm kapasitesine sahip olur. Önce kendi otoerotizmini geliştirir. Fanteziler mastürbasyon aktivitelerine eşlik eder. Daha sonra bir diğeri ile aşk oyunları ve cinsel etkileşimler arar. Evlilik ve çift hayatına geçiş tam olarak aşk oyunları ve cinsel etkileşimler yaşamasına ortam sağlar. Bu süreçte bebeklik ve çocukluk evrelerinde anneyle yaşamış olduğu bakmak, koklamak, dokunmak, vücut vücuda temas, okşamak, öpmek, güzel sözler söylemek gibi etkileşimler eşle tekrar edilir ve cinsel etkileşime dönüşür.

Anne ve çocuk etkileşimlerinin izleri yetişkin cinselliğinde engelleyici olabilir mi?

Ergenlikten itibaren fantezi veya cinsel deneyimler cinsel oyunları sahneye koyma imkanı verir. Çoğunluk için erken dönem anneyle olan etkileşimlerinden kalan izler partnerle karşılıklı cinsel oyunlara dönüşür. Geçmişten kalan ve haz temelli olan anne ve çocuk etkileşimlerinin izleri temizlenir, bilinç dışına itilir. Dikkat eşle olan aşk oyunlarına ve cinsel etkileşimlere odaklanır ve karşılıklı zevk paylaşılır. Fakat bazıları için vücut vücuda temaslar anne vücuduyla olan ilk temasları anımsatabilir, cinsel davranışı ketleyebilir. Bu durumda kişi cinsellikten kaçınır veya korkar.

Diğeriyle yakınlaşmak, vücut vücuda temas etmek, cinsel ilişkiye girmede zorlanmak ve kaçınmak gibi davranışlar olabilir. Bu durumda kişinin bir uzmana danışması ve kendi erotizminin gelişimini analiz etmesi önem arz eder.

Seksofonksiyonel Terapi Enstitüsü